top of page

Seminer Raporu: Bir Padişaha Yakından Bakmak

Güncelleme tarihi: 16 Ağu

Blog Yazısı: Yunus Kemal Aydoğan


Osmanlı Araştırmaları Merkezi (OSAMER), zengin tarih ve kültürel mirasımızın derinlemesine anlaşılmasına yönelik kapsamlı bir çerçevede faaliyet göstermektedir. Bu çerçevede, 2022-2023 Akademik Yılı Bahar dönemi itibariyle, bilimsel araştırmaların ve akademik derinliğin paylaşımını desteklemek amacıyla düzenlenen "OSAMER Tez Sunumları Serisi"ne başladı.


OSAMER Tez Sunumları, araştırmacıların Osmanlı tarihine ve kültürüne yönelik yürüttükleri tez çalışmalarını ve araştırmalarını paylaşma fırsatını sunuyor. Bu serinin amacı araştırmacıların yüksek lisans ve doktora tezlerinin bulgularını akademik bir ortamda sunmalarını teşvik etmek, bu sayede Osmanlı tarihine ve kültürüne dair bilgi birikimini daha geniş bir kitleyle paylaşmak ve tartışmak ortamı oluşturmaktır. Her sunum, katılımcılara derinlemesine bir kavrayış sunmanın yanı sıra, Osmanlı tarihine dair yeni bakış açıları ve yaklaşımlar sunarak zengin bir öğrenme deneyimi sunmayı hedeflemektedir.


Bu kapsamda seminer serisinin ilki Dr. Şaduman Tuncer'in katılımıyla 5 Nisan Çarşamba günü gerçekleştirildi. Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen seminer, hem lisans hem de lisansüstü seviyede yer alan katılımcıların ilgisine ve faydasına sunuldu.


Literatürde uzun yıllardır çeşitli yorum ve görüşlere tabi tutulan "Lale Devri" dönemi, Şaduman Tuncer'in yaklaşımıyla farklı bir boyut kazanıyor. Tuncer, bu dönemi anlamak ve çözümlemek amacıyla önceden yapılan çalışmalardan ayrılıp, "III. Ahmed kimdir?" sorusunu kapsamlı şekilde cevaplıyor.

Geçtiğimiz aylarda Timaş Akademi etiketiyle ayrıca kitap olarak neşredilen çalışmasını beş ayrı bölüme ayıran Tuncer, bu bölümleri "Bölüm 1: Şehzadeliği ve Tahta Çıkışı," "Bölüm 2: Yakın Siyasi Çevresi," "Bölüm 3: Yaşam Alanları ve Düzenlenen Etkinlikler," "Bölüm 4: Günlük Rutinler, İlgi Alanları ve Kişisel Özellikleri," ve "Bölüm 5: Aile Çevresi" olarak adlandırıyor. Tuncer tez süresinde incelenen birçok belgeye dayanarak, III. Ahmed'in hayatını kapsamlı şekilde ele alıyor.


Sunum esnasında tezinin oluşum aşamalarını paylaşan Tuncer, başlangıçta doktora tezini "Lale Devri" olarak bilinen dönemin önemli figürlerinden Nevşehirli Damat İbrahim Paşa üzerine planladığını açıkladı. Ancak zaman içerisinde elde ettiği bilgilerin etkisiyle perspektifini değiştirdiğini ve odak noktasını sultanın kendisine ve III. Ahmed'in kişiliğine kaydırdığını belirtti.


Çalışmanın perspektifini genişleterek, bir şahsiyetin tahlili açısından sultanın doğumundan itibaren yaşadığı her aşamanın derin etkileri taşıdığını vurgulayan Tuncer, yaygın "Lale Devri" algısının sadece yeni bir yaşam tarzı olmadığını, aslında III. Ahmed'in "Avcı" lakabıyla anılan IV. Mehmed'in yarım asır önce kurduğu yönetim anlayışını İstanbul'a taşıması olduğunu belirtiyor. Sultan III. Ahmed'in hükümdarlık dönemindeki ana gelişmeleri, bu gelişmelerde üstlendiği rolü ve günlük yaşamını, ilişkilerini inceleyerek bir mizaç portresi sunuyor.


Tuncer, III. Ahmed'i bir "sefahat adamı" olarak gören yaklaşımı destekleyen eğlence ve yaşam tarzını ortaya koymaktan çekinmezken, aynı zamanda bu ön yargıyı yıkan tespitler de sunuyor. Tuncer'e göre babasına ve ağabeyine karşı gerçekleşen askeri isyanların etkisi altında kalan III. Ahmed'in, Pasarofça zaferi sonrası hayal kırıklığına uğrayan "gazi padişahlık" anlayışını terk ederek daha barışçıl ve bayındırlık odaklı bir yönetim benimsediğini açıklıyor. Bu süreçte, III. Ahmed'in yeni bahçeler ve yapılar inşa etmek yerine, önceki iktidar dönemlerinden kalanları onarıma tabi tuttuğu gözlemleniyor.

Şaduman Tuncer konuşmasını Sultan III. Ahmed’in hem dönemdaşları hem de tarihçiler tarafından çokça tartışılan yaşayış tarzından hareketle kendisini bir “temaşa adamı” olarak nitelendiriyor. Yılda ancak birkaç defa gerçekleştirilmesine rağmen döneme adını veren lale seyirlerine ek olarak; ayın hemen hemen üçte birini spor müsabakaları düzenleyip temaşa ederek geçiren Sultan III. Ahmed’i, “biniş-i hümayun” ve “göç-i hümayun” başlıkları altında da inceleyerek argümanını destekliyor.


Sultanın sair ilgileri ve kişisel özellikleriyle devam eden Tuncer, III. Ahmed’in mizacındaki ilmi faktörlere de değindi. III. Ahmed'in, hattatlık yeteneğine sahip olduğu ve kitaplar ile kütüphanecilik alanına büyük bir ilgi gösterdiği belirtilerek, atalarının hükümdarlığına olan ilgisi ile tarih okumalarını birleştirdiği ve kapsamlı bir kütüphanesi olduğu ifade edilmektedir. Sultan III. Ahmed'in ayrıca dilbilim çalışmalarıyla öne çıktığı ve lugat çalışmaları aracılığıyla dilbilim alanına olan ilgisini gösterdiği vurgulanmaktadır.


Çalışmada III. Ahmed'in inanç yönü de ayrıca incelenmektedir. Şaduman Tuncer, Sultan'ın çeşitli tarikatlarla ilişkisinin olduğunu ancak hangi tarikata üye olduğuna dair kesin bir bilgi olmadığını ifade eder. Tuncer ayrıca, III. Ahmed'i "zamanının ortalama bir dindarı kadar dindar" olarak nitelendirerek, Sultan'ın şiirlerinde peygamber sevgisi ve şefaate olan inancının öne çıktığına dikkat çekmektedir.


Dr. Şaduman Tuncer, bu çalışmanın oluşturulma sürecine dair özellikle genç akademisyen adayları için son derece değerli olan deneyimlerini paylaştı. On yılı aşkın bir süre boyunca titizlikle üzerinde çalıştığı tezin hazırlık evrelerini dinleyicileriyle paylaştı.


Tuncer, tezin hazırlık aşamasında kullanılan kaynakların özellikle arşiv belgeleri, vekayinameler, seyahatnameler ve elçilik raporları şeklinde olduğunu belirtti. Bu kaynakları çeşitli görsel örneklerle destekleyerek dinleyicilerin bu belgeler hakkında daha net bir anlayışa sahip olmalarını sağladı. Ayrıca, bahsedilen belge örneklerini çeşitlendirerek, içerikleri hakkında da kısa bilgilendirmelerde bulundu. Kendisinin İngiltere'de bulunduğu dönemde inceleme fırsatı bulduğu elçilik raporları da Osmanlı arşiv belgeleri gibi görsel materyallerle desteklenerek sunuldu. Tuncer ayrıca, elde edilen verilerin düzenlemesinden de bahsederek, bu aşamanın sağlıklı bir yöntemle yürütülmesinin önemine vurgu yaptı.



Sonuç olarak Şaduman Tuncer'in sunumu, genç araştırmacılara akademik araştırma süreçlerinin anlaşılmasında yol gösterici bir işlev üstlendi. III. Ahmed'in yaşamına dair gerçekleştirdiği detaylı incelemeler ile sultanın kişiliği, ilgi alanları ve yönetim tarzı gibi temel yönleri hakkında değerli tespitlerde bulundu. Ayrıca, araştırma metodolojisinin ve kaynak çeşitliliğinin vurgulanması, akademik çalışmaların zenginliği ve derinliği için yöntem seçiminin ne denli hayati olduğunu öne çıkardı. Bu sunum, genç araştırmacılara tarih ve sosyal bilimler alanlarında sağlam araştırma pratiği geliştirme konusunda önemli bir rehberlik sağlamıştır. Katkılarından dolayı kendisine teşekkürlerimizi sunuyoruz.



Şaduman Tuncer kimdir?


1980 yılında Kastamonu’da doğan Tuncer, 2002 yılında Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 2011 yılında yüksek lisans tezini, 2022 yılında ise "Bir Padişaha Yakından Bakmak: Günlük Yaşam ve Yakın Çevre Özelinde Sultan III. Ahmed'in Hayatı" adlı doktora tezini neticelendirdi. 2014-2015 aralığında bir yıl süreyle TÜBİTAK-BİDEB desteğiyle University of London bünyesindeki School of Oriental and African Studies’te konuk araştırmacı olarak çalışmalarda bulundu. Mesleki hayatında uzun yıllar İstanbul Üniversitesi ve Sakarya Üniversitesi çatıları altında araştırma görevlisi olarak görev yaptı.





23 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page